Thursday, June 7, 2007

dikili turizm

ve turist fakiri
Dikili Esnaf Odası Başkanı Tamer Uysal, çevre asnafından Cezmi Karayıt, Hamza Gülşen, Göksel Gülşen, Hüseyin Sevtekin ve Günay Erkay, sorunlarını anlattılar.
Dikili asude bir tatil beldesi. İnsanları sevecen, güler yüzlü. Turistik beldelerimiz için aranan ve özlenen tiplerdir bu insanlar.
Na var ki, Dikili turist fakiri. İzmir'in bu ilçesi kendi ölçüleri içinde "ikinci bir Çeşme..." Yazlıkçılar cenneti gibi birşey. İkinci evler burada çoğunlukta. Kışın 11 bin dolayında olan ilçe nüfusu yaz gelince 50 bini buluyor.
Cumartesi ve pazar günleri, günübirlik gelenler yüzünden nüfus daha da artıyor.
1004 üyesi olan Dikili Esnaf Odası Başkanı Tamer Uysal, "İskelemizin ne olduğu belli değil. Bu iskeleden Ro - Ro seferlerinin yapılmasını istiyoruz. Çeşme ile Brindizi arasındaki seferlerin bir kısmını Dikili'ye aktarsak çok iyi olur" diyor.
ERKİN USMAN

Yapacak çok iş var


Dikilili hanımlar, "Üzerinde çalışılan jeotermal projesi de gerçekleşirse ilçemiz diğer ilçelere oldukça çok büyük fark atacak" diye konuşuyorlar.
17 Nisan 1973 yılında kurulan Türkiye Yardımsevenler Derneği Dikili Şubesi'nin başkanı Macide Kaya, Güner Eroğul'la birlikte derneğin amacına uygun olarak yoksul ve yaşlılara yardım ediyorlar. Dikili'de yapacak çok işleri bulunduğunu söyleyen Macide Kaya, ilçeyle ilgili görüşlerini şöyle dile getiriyor:
"Dikili halkı son derece yardımsever ve neşeli yapıya sahip. Özellikle yaz aylarında ilçe yazlıkçıların gelmesiyle daha da canlanıyor. Halkımız dışarıdan gelen göçlere karşı iyi niyetli ve yapıcı. Yaşantılarını sevecenlik üzerine kurmuşlar."
Dernek üyesi Ümit Yöndem bir başka konuya açıklık getiriyor:
"Dikili'nin en dikkat çekici köyü Bademler. Türkiye'nin en modern köyü diyebilirsiniz. Köy halkı gündüz yöresel kıyafetleriyle dolaşırken denize bikiniyle giriyorlar. Camiye de meyhaneye de giden birlikte tavla oynayabiliyorlar. Biz hanımlar Dikili'yi daha iyi yerlere taşıyacağımıza inanıyoruz."
FİLİZ ÖZKOL

Dikili

Dikili, doğal ve antik güzelliklerin birarada bulunduğu zengin turizm potansiyeline sahip bir bölge...
Uzun bir kumsal şeridi ile geniş bir sahili olan Dikili’de, ilçe merkezinden bile denize girilebiliyor. Dikili’nin asıl önemi zengin tarihinden geliyor. M.Ö. 10.yüzyıla tarihlenen antik Aterneus ve Çandarlı’daki Pitane kalıntıları yörenin zengin tarihi geçmişinin en önemli örnekleridir. Dikili aynı adla anılan limanı ile hareketli bir gümrük kapısı durumundadır. İzmir’e gelen turistlerin önemli bir bölümü Dikili’den giriş yapar. Bunların çoğu yakında bulunan Bergama kentinin tarihi-kültürel varlıklarını görmeye gelen günübirlik turistlerdir. Dikili, antik dönemde Pergamon’un bir limanı durumundaydı. Bugünde aynı işlevini sürdürmektedir.
Zengin tarihi dikkat çekiyor...
İlk arkeolojik bilgilere göre Dikili’nin M.Ö. 5000-4000 yıllarına kadar uzanan geniş bir geçmişi var. İlk yerleşim yerlerinden Ağıltepe ve Kaletepe’de yapılan kazılar sonucunda Akalar’ın yaşadığı bu bölgeye Aterneus denildiği belirlenmiş. Bu antik kentin ören yeri 177 m yükseklikteki Kaletepe üzerinde bulunur...
Çandarlı;Amazonların topraklarında tatil...
Dikili’nin nahiyesi olan Çandarlı, daha çok kentsel alanlardan kaçma, doğa ile bütünleşme, kent yaşamının yarattığı gerilimlerden kurtulma özlemi çekenler için iklimi, doğa oluşumları, doğal güzellikleri, adaları, adacıkları, dorukları, yamaçları, seyirlik alanları, koyları, termal kaynakları ve çevre metropollere yakınlığı ile hızlı bir gelişme içinde bulunan önemli bir turizm çekim merkezidir.
Çandarlı (Pitane) yöresindeki söylenceye göre; Amazon kadın savaşçılar yöreye egemen olarak Pitane başta olmak üzere birçok kıyı kentin kurucusu olmuşlar. Kadın kenti anlamına gelen “Pitane” sözcüğünün buradan geldiği düşünülüyor. Osmanlı döneminde Çandarlı adını almış.
Dikili’nin ılıcaları
NEBİLER ILICASI; Dikili’den Ayvalık yönünde 12 km gittikten sonra sağa dönülerek 4 km daha gitmeniz gerekmektedir. Ilıca çınar ağaçlarının gölgesinde kubbeli hamamı ve dinlenme kabinleri ile oldukça sakin bir yerdir. Hamam bölümünde sıcaklık 57 derece, açık kaynakta 53 derecedir. Suyunda hidroasenat bulunan ılıca ağrı dindirici, kısmi felç, böbrek taşı, kum, romatizma, kadın hastalıkları, cilt hastalıkları ve damar tıkanıklıklarında şifa vericidir.
ÇAMUR ILICASI; Dikili’den Bergama yönünde 4 km yol aldıktan sonra sağa iniyor ve toprak yoldan 2 km daha gidiyorsunuz. Ilıca çamur banyosu yapıldığı için bu adla anılıyor. Su sıcaklığı 47 derece olup, kaynakta 72 derecedir. İçinde erimiş silisyum ve birçok mineral bulunur. Ağrı, sızı, romatizma ve cilt hastalıklarına birebir şifadır.
BADEMLİ DENİZ ILICASI; Bademli’den Denizköy’e giderken 3 km yol aldıktan sonra asfalt yoldan sağa dönüp, toprak yoldan denize ineceksiniz. Yaz-kış burada hem denize hem ılıcaya girebilirsiniz. Bademli ılıcasının kaynak sıcaklığı 65 derece, deniz ve açık kaynar sıcaklığı 42 derece dolayındadır. Hidroasenat ve arsenik bulunan suyun ağrı, sızı, romatizma, böbrek taşı ve cilt hastalıklarına iyi geldiği bilinmektedir.
KAYNARCA ve KOCAOBA ILICALARI’da Dikili’nin şifa dağıtan diğer kaplıcalarıdır.
Dikili, yazlıkçılar cenneti...
Turizmi tamamen iç turizme dayanan Dikili’nin kış nüfusu 15 bin, yaz nüfusu ise 100 bini aşıyor. Yazlıkçılar cenneti gibi birşey. Cumartesi ve Pazar günleri, günübirlik gelenler yüzünden nüfus daha da artıyor.
Bademli Köyü’nün tarihi ve tabii güzellikleri; Merdivenli ve Denizköy’de bulunan krater gölleri ile mağaralar ve Madra Çayı’na dayanan ormanlar diğer tarihi ve tabii zenginlikleri oluşturmaktadır Dikili’de...